Osteoporoz (Kemik Erimesi) Nedir?

Osteoporoz (Kemik Erimesi) Nedir?

Kemik erimesi, kemiklerin içindeki yoğunluğun azalması veya kaybolması olarak tanımlanabilir. Kemiklerin sertliğinde ve kalitesinde azalmaya sebep olan bu hastalık nedeniyle kemikler daha zayıf ve kırılabilir hale gelmektedir. Uzayan yaşam süresine bağlı olarak toplumun yaşlanması, osteoporoz ve osteoporoza bağlı kırıkların görülme sıklığında artışa neden olmuştur. Kemik erimesi her yaşta ortaya çıkabilse de 45 yaş sonrası kadınlarda hastalığa daha fazla rastlanmaktadır. Osteoporoz tedavi edilebilir ve önlenebilir bir hastalıktır. Bu nedenle osteoporoz gelişme riski yüksek olan kişilerin, menopoza girmiş kadınların ve 50 yaş üzerindeki erkeklerin osteoporoz açısından sağlık kontrollerinin yapılması önerilir.

 

Kemik Erimesinin Nedenleri Nelerdir?

Hastalık, meydana gelme sebebine göre ikiye ayrılıyor. Birincil kemik erimelerinin temelinde bir hastalık yoktur. Menapoz ve yaşlılığa bağlı gerçekleşen kemik erimesi, bu türe örnek gösterilebilir. İkincil kemik erimesinde ise hormonal sorunlar,  sindirim sistemi problemleri, beslenme, ilaçlar veya kanser gibi çeşitli etkenler belirleyici olabilmektedir.

Hormonal sebepler içerisinde tiroit bezinin fazla çalışması, kalsiyum metabolizması üzerinde etkili olan paratiroit bezinin fazla çalışması, diyabet yani şeker hastalığı, doğuştan yumurtalıkların olmaması, cinsiyet hormonlarının yetersiz çalışması gibi sebepler yer alıyor. Sindirim sistemi problemleri içerisinde ise midenin bir kısmının alınması, kronik tıkayıcı sarılık, yetersiz ve dengesiz beslenme gibi sebepler bulunuyor. Kalsiyum ve D vitamininden fakir bir diyetle beslenmek, aşırı alkol, kahve ve sigara tüketimi gibi çevresel etmenler de kemik erimesine yol açmaktadır. Multiple Myelom (kemik iliği kanseri) ve lösemi (kan kanseri) gibi kanserler de ikincil osteoporoza neden olabilir

 

Kemik Erimesinin Belirtileri Nelerdir?

Kemik erimesi sinsi bir hastalıktır ve erken dönemde belirti vermeyebilir. Ancak hastalık ilerledikçe görülebilen belirtiler şu şekilde sıralanabilir:

 

  • Sırt, bel ve boyun ağrısı
  • Basit düşme sonucu kırık oluşması
  • Omurga ve kalça kırıkları
  • Postürün bozulması
  • Kamburluk
  • Boyun kısalması
  • Yaygın kemik ağrısı

 

Risk Grubunda Kimler Yer Alıyor?

Ailede kemik erimesi olan, hareketsiz yaşam süren ve erken menopoza giren kişilerde osteoporoz daha sık görülmektedir. Osteoporoz gelişmesi açısından diğer risk faktörleri; yetersiz kalsiyum, fosfor ve D vitamini alımı, sigara ve alkol kullanımı, hormonal hastalıklar (tiroid ve paratiroid hastalıkları), kortizon içeren ilaç kullanımı olarak sıralanabilir.

 

Kemik Erimesi Tanı ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Kemik erimesi tanısı kemik yoğunluğu ölçümü ile konulmaktadır. Bunun için günümüzde en sık kullanılan yöntem DEXA'dır. Bu yöntem ile kemik yoğunluğu kolay ve ağrısız bir şekilde ölçülebilmektedir. Bel omurları ve kalça kemiğinden ölçüm yapılmaktadır.

Kemik yoğunluğu azalmış kişilere düzenli beslenme önerileri verilmektedir. Gerektiğinde D vitamini ve kalsiyum takviyeleri reçete edilir. Kemikleri kırılma riski yüksek kişilere ise hekim tarafından ağızdan hap veya enjeksiyon şeklinde uygulanabilen koruyucu ilaçlar başlanmaktadır. Bu ilaçlar osteoporoz döneminde görülen kemik yıkımını azaltabilir ve dengeleyebilir.

 

Kemik Erimesi Riskini Azaltmak İçin Ne Yapmak Gerekiyor?

Kemik üzerine yük bindirerek kemikleri kuvvetlendirmeyi amaçlayan egzersizler,  kemik erimesi riskini azaltıyor. Yürüyüş, koşu ve merdiven çıkma gibi yük verici egzersizler yapılmalıdır. Haftada en az üç gün 30 dakika tempolu yürüyüş, kemik sağlığı için oldukça önemlidir. Fakat yüzme ve su içi egzersizlerin kemik yoğunluğunu artırıcı bir etkisi bulunmamaktadır. Çünkü bu tür egzersizlerde kemik üzerine binen yük azalmaktadır